İlgili Sonuçlar

• sonraki (adj.)
  لاحق
  daha fazlası ...
• kovalamak (v.)
  لاحق
  daha fazlası ...
• hal (n.) , {lang.}
  شرط {لغة}
  daha fazlası ...
• kesme (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• emare (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• kesik (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• terim (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• kesinti (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• bildirme (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• beste (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• koşul (n.) , {lang.}
  شرط {لغة}
  daha fazlası ...
• şart (n.)
  شرط {ج شُروط}
  daha fazlası ...
• yarılmak (v.)
  شرط
  daha fazlası ...
• yarmak (v.)
  شرط
  daha fazlası ...
• müddet (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• alamet (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• tertip (n.)
  شرط
  daha fazlası ...
• şartıyla
  على شَرِط أن
  daha fazlası ...
• şartsız (adj.)
  بلا شرط
  daha fazlası ...
• icap (n.)
  شرط أساسي
  daha fazlası ...
• gereksinim (n.)
  شرط أساسي
  daha fazlası ...
• ihtiyaç (n.)
  شرط أساسي
  daha fazlası ...
• şartsız
  بدون شَرْط
  daha fazlası ...
• ön koşulsuz teslim olma
  استسلام بلا قيد أو شرط
  daha fazlası ...

örneklerde

• Benim için Dwight, çantasınaki bir milyon ile... ...blackjack oynamak istiyor, ki bu güzel... ...ama ona ilk önce finansal bilgi istediğimizi söyledim.
  لذا سأجعل (أليكس) يقابلني اليوم بمركز الشرطة في وقتٍ لاحق
• Bu yüzden günün ilerleyen saatlerinde şubede Alexis ile görüşeceğim.
  لذا سأجعل (أليكس) يقابلني اليوم بمركز الشرطة في وقتٍ لاحق